Thursday 18 February 2010

Ameliyat ve sonrasi

Her ne kadar endiselerim devam ettiyse de, artik bu yola baskoydugum icin ameliyat olmamak benim icin bir secenek degildi artik. Sabah taksi cagirip ameliyat icin Ashford Hospital'a gittim. Gerekli islemler yapildiktan sonra hemsireler beni yatagimin bulundugu buyuk bir odaya goturduler. Ameliyat olmak icin yaklasik 10 kisi daha vardi odada. Bana ilk ameliyata gireceklerden biri oldugum soylendi. Ustumdekileri cikartip bana verdikleri tek parca ameliyat elbisesini altimda bir tek boxer kalacak sekilde giyindim. Bu arada kendi doktorumu beklerken baska bir doktorun yanima gelip ameliyati kendisinin yapacagini soylemesi dogrusu benim icin surpriz oldu. Doktor ameliyat esnasinda neler yapacagini acikladiktan sonra dizimi kalemle isaretleyip yanimdan ayrildi. Yarim saat sonra beni anestezi odasina aldilar. Igneyi yaptiklarinda soguk birseyin damarlarima girdigini hissetmem ile birlikte kendimden gecmisim.

Uyandigimda cok sersem oldugumu hatirliyorum. Aksama kadar bu sersemligim devam etti. Kisa araliklarla uykuya daliyor uyaniyordum.
Sonra bir ara 2 fiziyoterapist yanima geldi ve sarili olan sag bacagimin yerinden oynamamasi icin nasil protez takilacagini gosterdiler. Ardindan bana koltuk degneklerini verip nasil yuruyup merdiven inip cikacagimi ogrettiler. Tabi onlar bana bunlari ogretirken ben tam olarak kendimde degildim, cok uyusuktum, zar zor hatirliyorum. Eve gittimde yapmam gereken basit egsersizleri de gosterdiler. Hemsirelere sordugumda ameliyatimin basarili gectigini ve endiselenmemem gerektigini soylediler. Ne yazik ki doktor beni gormeye gelmedi. Sonra gorecekmis. Aksam uzeri cikisimi verdikten sonra yine taksi ile eve geldim.

Ilk hafta zor gecti diyebilirim, agrim olmadi cok sukur hatta agri kesici bile almadim ikinci gunden itibaren. En buyuk sorun, geceleri sirt ustu yatip saga sola kipirdayamamakti. Ondan dolayi her gece en az 4-5 kez kalkip tekrar yatmaya calisiyordum. Bana verdikleri egzersizleri elimden geldigince yapmaya calistim duzenli bir sekilde ancak bacagim sis oldugu icin pek bir zor oldu. Sanirim ikinci gun sargilari cikarttim.

Fiziyoterapist e ilk gittigimde bana en onemli seyin bacagimi tam olarak yani 0 derece aciyla dumduz uzatabilmek oldugunu soylediler. Ne yazik ki uzun bir sure bunu basaramadim. Sanirim 4 haftadan sonra ancak becerebildim. Neyse ki gec olmasi hic olmamasindan iyidir.

Tam uzatma saglandiktan sonra artik daha zor egzersizler verdiler. Tek bacak uzerinde durma, tek bacak inip kaldirma, basamak inip cikma gibi. Bunlari yapmak ilk baslarda cok zor geldi ancak yilmadan yaptim ve gun gectikce kolaylasmaya basladi.

Tuesday 16 February 2010

On capraz bag ameliyati (ACL Reconstruction) icin son 2 gun

Ameliyatima 2 gun kaldi ve dogal olarak vakit azaldikca tedirginligim, heyecanim ve kafamdan gecen soru isaretleri de artmaya basladi.
Kisaca ozetleyecek olursam bu duruma nasil gelindi.

2004 senesinde isyerinden arkadaslarla cim saha'da futbol oynamistik. Oyun sirasinda bir hamle esnasinda sag ayagim yumusak toprak zemine gomulmustu ve vucudumu sag cevirme esnasinda ayagim donemeyince dizimden kuturt diye ses esliginde muthis bi aci hissettmistim. Hemen ardindan dizimin uzerinde odem olusmasi nedeniyle buyuk bir sisme olusmustu ve bacaklarimi kullanamaz olmustum. Rontgen ve MR'lar cekilmisti ve doktorum bir mudahaleye gerek olmadigini ve vucudun kendini tamir edecegini soylemisti. Bir sure sonra tabi iyilestim ancak dizimde her zaman bir zayiflik ve narinlik hissediyordum, ancak bu beni cok da rahatsiz etmiyordu acikcasi.

Aradan 5 yil gecmis ve duz kosu disinda kadar ani bir hareket gerektirecek basketbol, futbol, voleybol gibi sporlar hic yapmamistim. Gerci 2007 yilinda kayak yapabilmis ve dizimle ilgili bi sikayetim de hic olmamisti, hatta 2009 Ocak ayinin sonlarina dogru arkadaslarla Kartepe'de de kayak yapmistim.

Nisan 2009'da tekrar Turkiye'ye tatil icin gittigimde arkadaslarla Belgrad ormanlarinda piknik yapmaya gitmistik. Tabi piknik olur da top oynamak hic olmaz mi. Harala gurele oynadik topumuzu, hic dusunmeden. Bi sure oynayabildim de, ancak ne olduysa yine bi anda dizim yerinden cikti ve tekrar yerine oturdu. Tabi yine muthis bir agri ve sisme yapti. O anda anladim dizimin iyi durumda olmadigini.

2009 yaz tatili gelmis ve tatilimin ilk gununde arkadaslarla yillik bulusma icin Bahcesehir'deki Aqua Marine havuzuna gitmistik. Bir ara birisi voleybol oynamayi teklif etmisti. Top bulunmus ve oynamaya baslamistik ki bir sicrama esnasinda dizim yine yerinden cikti. Bu seferki gecenkinden cok daha siddetli olmustu. Dayanilmaz agrilar icinde hastanenin yolunu tutmustuk yine.

Ingiltere'ye dondukten sonra yeniden doktora gittim. Doktor hastaneye sevk etti beni ve yine rontgen ve MR lar cekildi. Bu seferki uzman doktor (Dr. Dean Michael) MR'a baktiktan sonra on capraz bagimin zedelenmis oldugunu ve bunun normal yoldan iyilesmesinin mumkun olmadigini ve yeniden spor yapmak istersem mutlaka ameliyat olmam gerektigini soyledi. Ben de nihayet ameliyat olmaya karar verdim.

Doktor bu tur ameliyatlarin (ACL Resconstruction) basari oraninin %95 oldugunu belirtti ve endiselenmeme gerek olmadigini soyledi, ancak tabi biraz tedirginlik var haliyle.

Ameliyat sonrasi fizik tedavi iyilesme icin cok onemliymis ve hic ihmal edilmemeliymis.
Iyilesme sureci uzun ve zahmetliymis ancak ben bunun ustesinden gelmeye hazirim.